FELSEFİ TEMELLERİ BAKIMINDAN İKİ FARKLI HAK ANLAYIŞI: MILL VE KUÇURADİ’NİN DÜŞÜNCESİNDE HAK KAVRAMI

ÖZET

“Hak nedir?” sorusu geçmişten günümüze tartışılagelen en önemli sorulardan biridir. İnsan yaşamına dair pek çok kavram gibi hak kavramının neliğine ilişkin gerçekleştirilen her sorgulama da belirli bir insan ve değer görüşüne dayanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, hak kavramını soruşturan her filozof, bu sorgulamasını üstü açık ya da örtük dile getirdiği insan ve değer görüşüne dayanarak gerçekleştirmektedir. Nitekim hak kavramıyla ilgili birbirinden farklı düşüncelerin bulunması, bu görüşlerin kökeninde yer alan insan ve değer anlayışlarının birbirinden farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Bu durum hak kavramının ne olduğuna dair farklı ve deyim yerindeyse birbirine karşıt düşüncelere sahip olan John Stuart Mill ve İoanna Kuçuradi’nin görüşleri karşılaştırıldığında daha da açık bir biçimde görülmektedir. Değeri yarara indirgeyen ve insanı yararının peşinden koşan doğal canlı bir varlık olarak gören Mill’e göre, hak, bireylerin kendilerine yarar sağladığını varsaydıkları şeylere ulaşmalarının aracıdır. Buna karşılık insanın değerler yaratan ve var ettiği bu değerler sayesinde kendini gerçekleştiren bir varlık olduğunu savunan Kuçuradi’nin düşüncesinde ise hak, kişilerin değerleri hayata geçirebilmesinin olanağının koşuludur. Dolayısıyla her iki filozofun hak kavramının neliğine ilişkin düşüncelerini karşılaştırarak doğru bir değerlendirme yapabilmek için öncelikle her iki filozofun birbirinden farklılık gösteren ve hak görüşlerinin temel dayanağını oluşturan insan ve değer görüşlerinin ele alınması gerekmektedir. Böylelikle hak kavramının yarar-çıkarın ötesinde başka bir ölçüte dayanarak temellendirilip temellendirilemeyeceğini açıklığa kavuşturmayı amaçlayan bu çalışmada, insanın türüne özgü olanaklarını hayata geçirerek kendini gerçekleştirmesinin ancak insanın değerinin etik bilgisinden türetilen insan haklarını esas alan bir hak anlayışıyla mümkün olabileceği ortaya konulmaktadır.

Anahtar sözcükler: Hak, yarar, insan hakları, özgürlük, değer.

ABSTRACT

The question “What is right?”, is the most important question that have been discussed from the past to the present. Questioning about nature of the concept of right is based on a certain view of human and value, like many concepts about human life. In other words, every philosopher who investigates the nature of the concept of right carries out this questioning on the basis of the view of human and value that they expresses clearly or implicitly. Thus, there are different opinions about the concept of right is due to the fact that the understanding of human and value, which is at the root of these views, is different from each other. This situation can be seen even more clearly when the opinions of John Stuart Mill and İoanna Kuçuradi, who have different and, so to speak, contradictory ideas about the concept of right, are compared. According to Mill, who reduces value to interest and sees man as a natural living being who pursues his interest, right is the means by which individuals reach the things they assume are beneficial to them. On the other hand, according to Kuçuradi, who argues that human is a being who creates values and realizes himself thanks to these values, right is the condition of the possibility of individuals to realize values. Therefore, in order to make a correct assessment by comparing the thoughts of both philosophers on the concept of right, first of all, it is necessary to deal with the human and value views of both philosophers, which differ from each other and form the basis of their views on right. Thus, in this study, which aims to clarify whether the concept of right can be justified on the basis of another criterion beyond benefit-interest, it is revealed that the self-realization of the human being by realizing the possibilities specific to human species is only possible with an understanding of human rights derived from the ethical knowledge of human value

Keywords: Right, interest, human rights, liberty, value